Mutlu Makine Paket Arıtma Tesisi

Atık Su Arıtmanın Amacı Nedir

atık su arıtmanın amacı nedir

Yıllar içerisinde hızla artan dünya nüfusu artmakta ve bu durum farklı sorunları da beraberinde getirmektedir. Yerleşim yerlerinin aynı oranda artması, hızla artan nüfusun tüketim ihtiyacı artan bu sorunlar arasında sayılabilir. Bu durumlar artan nüfus ile aynı oranda artmaktadır. Artan yerleşim yerlerine paralel olarak sanayi tesisleri de artış göstermektedir. Buralarda kullanılarak atık haline dönüşen maddelerin doğaya kontrolsüz olarak verilmesi de doğal çevreye zarar vermektedir. Bu durum doğal dengenin bozulmasına sebep olduğu gibi canlı yaşamını da olumsuz etkilemektedir. Hatta artık günümüzde birçok canlının yaşamı tehdit halindedir.

Sanayi tesisleri, evler gibi yerlerde insanların kullanarak kirlettikleri sular atık su olarak tanımlanabilir. Bu atık sular zaman içerisinde çeşitli yüzey suları, sızıntı ve yağmur suları ile yer altı sularıyla karışır.

paket arıtma tesisi

Aslında atık su problemi insanlığın var oluşundan beri olan bir problemdir. Ama son yüzyılda önceki yüzyıllara oranla daha fazla atık su çıkmaktadır. Bu da önceki yüzyıllara göre doğanın daha çok kirletilmesi gibi bir durum ortaya çıkarmaktadır. Atık suyun son yüzyılda bu denli artmasının nedeni insanların değişen ve gelişen ihtiyaçları olarak düşünebilir. Ayrıca atık sulardaki kirlilik oranı da insanların kullandığı çeşitli kimyasal maddelerin artması, sanayi tesislerinin çoğalmasına bağlı olarak artmaktadır. Özetle insanların ihtiyaçlarıyla birlikte sanayileşme artmış, insanların yaşam kalitesi artmış buna bağlı olarak insanların kullandıkları su miktarı artmış, temizlik ihtiyacı anlayışı değişmiştir. Bütün bunların doğal sonucunda da atık su miktarı artmıştır. Atık suların artması da daha fazla çevre kirliliğine neden olmuştur. Zaten günümüzde artan çevre sorunlarının en başında su kirliliği vardır. Çeşitli endüstriyel tesislerde ve yerleşim yerlerinde insanların kullanıp kirlettiği atık suları toplama işlemi bir ölçüde bu durumun önüne geçmiştir fakat sorunu ortadan kaldıran yeterli bir çözüm olmamıştır. Ayrıca suların kullanılarak kirletilip tekrar doğaya verilmesi var olan kaynak suyunu kirlettiği gibi zaten kısıtlı miktarda olan kullanılabilir suyun tükenmesine sebep olmaktadır. Zaten insanların bilinçsiz kullanımı nedeniyle doğal su kaynakları gittikçe azalmaktadır. Bilinçsiz su tüketimine ve kullanılan suların arıtılmadan doğaya tekrar verilmesine kalıcı çözümler üretilip uygulanmazsa kullanılabilir durumda olan doğal kaynak sularının tükenmesi söz konusu olacaktır.

Suların tükenme tehlikesi ve insanların suya olan ihtiyacının giderek artması kullanılarak kirletilmiş suların arıtılmasını ve arıtılarak tekrar kullanılması konusunu da gündeme getirmiştir. Yerleşim yerlerinde ve çeşitli sanayi kuruluşlarında

atıksu arıtma tesisi amacı nedir

arıtma sistemi kullanılarak kirletilmiş sular arıtılmakta ve alıcı ortamlara arıtılmış olarak sevk edilmektedir. Böylece arıtılmış olarak doğaya sevk edilen atık sular sevk edildiği ortamda başka yaşam formları için ortam oluşturmazlar. Çünkü arıtma sistemleriyle atık sulardaki kirlilik oranı %95 oranında azaltılabilir.

Atık suların hani derecede arıtılacağı sevk edileceği ortamın duyarlılığına suyu kabul edebilmesine, arıtıldıktan sonra tekrar kullanılıp kullanılmayacağına, kullanılama durumu varsa nerede kullanılacağına bağlıdır. Yani atık su artımının hangi düzeyde olacağı suyun arıtılma amacına bağlıdır.

Evsel atıklar için arıtma basamakları sırasıyla fiziksel, biyolojik ve ileri arıtma olarak sıralanabilir.

İlk basamak olan fiziksel arıtmada suyun içerisinde bulunan çöp olarak nitelendirilen kaba malzemeler, suyun yüzeyinde bulunan yağ ve köpüklerle dibe çökmüş olan kum gibi maddeler giderilir.

İkinci basamak olan biyolojik arıtmada ise organik maddelerin giderimi sağlanır.

Üçüncü basamakta da ileri arıtma yapılarak fiziksel ve biyolojik arıtmada arıtılamayan maddelerin arıtımı sağlanarak azot- fosfor arıtım süreci yapılır.

İnsanların gelişen ve değişen ihtiyaçları son yüzyılda çok daha hızlı olmaktadır. Değişen ve gelişen bu ihtiyaçlar beraberinde teknolojinin de hızla değişimini getirmiş buna paralel olarak da sanayi kuruluşları artmıştır. Bu artışla birlikte sanayi kuruluşları yerleşim yakınlarına kadar kurulmaya başlanmıştır. Hızla artan insan nüfusu ve tükettikleri su miktarı da bu oranda artış göstermiştir. Aynı oranda insanların bilinç düzeyleri de artmış, farkındalık seviyesi yükselmiştir. Çevre bilincinin gelişmesiyle arıtılmadan doğaya bırakılan suların çevreyi ne kadar etkilediği ve çevreye zarar verdiği fark edilmiştir. Verilen bu zarar dünya üzerinde yaşayan bütün canlıların yaşamını tehdit eder hale gelmiştir. Hatta çevre kirliliği sonucu birçok canlının nesli tükenmiştir. Çevreye kirliliğinin en başında da su kirliliği yer almaktadır. Su canlıların yaşamını sürdürmek için en temel ihtiyaçtır. Bu yüzden su kirliliği bütün canlıların yaşamını tehdit eder hale gelmiştir. Bunun sonucunda atık suların arıtılması hatta tekrar kullanılabilir duruma gelmesini gündeme getirmiştir. İlerleyen teknoloji arıtma sistemlerinin kurulmasına da neden olmuştur. Artık ünümüzde arıtma teknolojisi oldukça gelişmiştir. Arıtma teknolojisindeki değişim ve gelişim doğaya verilecek zararın en az seviyeye indirilmesini sağlamaktadır. Arıtma teknolojisinin gelişmesi ile atık sular doğaya arıtılarak deşarj edilmekte hatta artık arıtılmış suların kalitesi arttırılarak bazı alanlarda kullanılmaya başlanmıştır. Atık su tesislerinin sayısının giderek artması doğaya salınan atık su miktarını büyük bir ölçüde azaltmıştır.

Kısacası atık su arıtma sistemleri canlıların yaşamını tehdit eden su kirliliğinin büyük oranda önüne geçilmesi için oldukça önemlidir. Yerleşim yerlerinde, sanayi kuruluşlarında, hastanelerde, okullarda kısacası suyun kullanılarak kirletildiği her yerde kurulması gereken bir ihtiyaçtır.